Yay burcundaki transitine 13 Aralık itibariyle başlayan Mars, savaş ve aksiyonlarımızın yönetici gezegenidir.

Yay burcunun ateş elementine ait yapısı ile uyum içinde çalışan Mars bu dönemde önümüze çıkan engelleri görmezden gelerek, yaşamda dilediğimizce hareket etmemize hizmet edecektir.

24 Ocak 2022’ye kadar sürecek Mars Yay transiti sırasında içimizdeki okçuyu yaşamdaki limitlerimizi öğrenmek adına zorlayacağız.

Her okun uçuşu farklıdır. Bin ok atarsan, bini de sana farklı bir yol gösterecektir. Okçunun yolu işte budur.

Mars Yay için özel olarak çizdiğim “Inner Archers“ serisi Paulo Coelho – Okçu’nun Yolu kitabı içindeki alıntılardan oluşmaktadır.

En sevdiğim Brezilya’lı yazar olan Paulo Coelho ‘nun Türkçe yayınlanan son kitabı tüm Yay burçları ve gezegenleri Yay’da olanlar için harika bir kitap tavsiyesi olabilir.

Hedefini arayan tüm kozmik okçular için vizyonel bir hazinedir.

İçinizdeki okçuyu niyetleriniz ve vizyonunuz üzerinden farkındalıkla yönlendirmeniz dileğiyle.

 

OKÇU’NUN YOLU

1
YAYIN BİLİNCİ YOKTUR.
Okçunun elinin ve arzusunun bir uzantısıdır. Öldürmeye de yarayabilir, derin düşüncelere dalmaya da. Dolayısıyla, niyetinin ne olduğu konusunda şüpheye düşmemelisin.

2

YAY ESNEKTİR.
Ama bu esnekliğin de bir sınırı vardır. Kapasitesinin ötesinde güç uygulanırsa kırılır ya da kendisini tutan elin gücünü tüketir. İşte bu yüzden elindeki aletle uyumlu olmalı, onun sana sunabileceğinden fazlasını talep etmemelisin.

3

YAY YAŞAMDIR.
Bütün enerji ordan gelir. Ok bir gün yola çıkacaktır. Hedef uzaktadır. Yay ise daima seninle kalacaktır, ona iyi bakmayı bilmek şarttır.

Dönem dönem hareketsiz kalmak gerekir. Devamlı ok sürülen, gerilen bir yay kuvvetini kaybeder. Dolayısıyla onu dinlendirmek, gücünü toplamasına müsaade etmek gerekir: Bu sayede, kuvvetini biriktiren yay sen kirişi her gerdiğinde hazır olacaktır.

4

OK NİYETTİR.
Yayın kuvvetini hedefin merkeziyle buluşturan odur. Niyetin berrak, belirgin ve ölçülü olması şarttır. Ok yaydan çıktığı anda dönüş yoktur, dolayısıyla, hazırlık hareketleri yanlış ve ölçüsüzce gerçekleştirildiyse, atıştan vazgeçmek sırf yay gerili ve hedef karşında bekliyor diye gelişigüzel davranmaya yeğdir.

5

HEDEF ULAŞILMAK İSTENİLEN AMAÇTIR.
Okçu tarafından seçilir, ama uzaktadır ve tutturamadığımızda asla hedefi suçlamamak gerekir. Okçunun yolunun güzelliği buradadır: Rakibin daha kuvvetli olduğu bahanesine sığınmak imkansızdır. Hedefini kendin seçtiğin için sorumluluğu da sendedir.

6
HEDEF DÜŞMAN DEĞİLDİR.
Hedefi düşman olarak gördüğün takdirde, atışın isabetli olsa bile, kendini geliştiremeyeceksin demektir. Ömrünü bir oku, kağıt ya da tahtadan bir hedefe isabet ettirmek gibi faydasız bir iş yaparak geçirmekten öteye gidemezsin. Başkalarına yakın durur, yaptığının hiç ilginç olmadığını söylersin.

7
HEDEFİNE SAYGI DUY.

Seçtiğin hedefi tutturmak için elinden geleni yapmalı, ona daima saygıyla bakmalı, hürmet göstermelisin: Anlamını idrak etmeli, ona ulaşmak için gösterdiğin çabayı, yaptığın onca talimi, başvurduğun sezgilerini unutmamalısın.

8
HER OK YENİ BİR YAŞANTIDIR.
Ne kadar düzgün ya da hatalı olsalar, o gün yaptığın atışlara takılıp kalmamalısın. Önünde daha çok gün vardır, her ok yeni bir yaşantıdır.

Elini titretenin ne olduğunu keşfetmek için kötü anlarından faydalan. İç huzurunu ne sayede bulduğunu keşfetmek için anlarından faydalan.
Ancak korku yüzünden de sevinç yüzünden de durma: Okçunun yolu sonu olmayan bir yoldur.

9
HEDEFİNDEN ŞAŞMA.
Sana zorluk çıkaranın, hedeften şaşmana sebep olanın ne olduğunu anlamaya çalışırsan, seni rahatsız eden, ama o âna dek gözünden kaçmış bir meseleyle karşılaşacaksındır.

Tam tersi de söz konusu olabilir. Atışın düzgündür, kirişin bir çalgı gibi tınlamıştır, etrafında kuşlar cıvıldamaktadır. Böylece
elinden geleni yaptığını hissedersin.

10
YAY BİR ÇALGIDIR.
Ve sesi kiriş aracılığıyla çıkar. Kiriş uzundur,
ancak ok yalnızca küçücük bir noktasıyla temas eder; okçunun bilgeliği ve tecrübesi işte bu noktaya odaklanmalıdır. Bu yüzden kirişi gererken, çalgısını çalan bir müzisyen gibi ol. Müzikte zaman, mekandan daha önemlidir:
Bir çizgi üstüne dizilmiş notalar, bakan için
hiçbir anlam ifade etmeyebilir, ancak nota okumayı bilen biri, o notalar sinsilesini ahenkli seslere dönüştürebilir.

Ayşe Zeynep Açıkalp, StarZcope 2021